Başrolde Burcu Biricik’in yer aldığı ve Kanal D ekranlarında yayınlanacak olan Camdaki Kız dizisi konusu ve nerede çekildiği en çok merak edilen sorular arasında yer alıyor. Camdaki kizdaki Nalan gerçekte kimin gelini? Camdaki Kız hangi kitaptan uyarlama, gerçek hayat hikayesi mi? Camdaki Kız konusu ve kitap özeti nedir? Camdaki Kız özet Nalan’ın hikayesi nasıl bitiyor gibi soruların yanıtını araştırıyor. Camdaki Kız'ın hastalığı nedir? Camdaki Kız Nalan gerçekte kimdir? Burcu Biricik kaç yaşında? Peki Camdaki Kız kitabı özeti nasıl? Camdaki Kız kitabı sonu nasıl bitiyor?
Camdaki Kız dizisi Kanal D ekranlarında yayınlanıyor. Camdaki Kız en çok çekildiği yer ve konusu ile dikkat çekiyor. Camdaki Kız gerçek hayat hikayesi olduğu gibi Gülseren Budayıcıoğlu’nun kitabından uyarlamadır. Peki ama Camdaki Kız dizisinin konusu ne?
Gülseren Buğdaycıoğlu'nun yazdığı Camdaki Kız kitabı 352 sayfadan oluşuyor. 2019 yılında satışa çıkan kitapta hem Nalan'ın hikayesi hem de Doğduğun Ev Kaderindir dizisiyle tanınan Zeynep'in hikayesi yer almaktadır. Camdaki Kız kitap özeti Nalan'ın hikâyesi, özellikle Burcu Biricik'in başrollerini paylaştığı camdaki kız dizisi ile daha da önem kazanmaya başladı. Nalan'ın hikayesi Camdaki Kız, annesinin davranışları ile hayatında bir tuhaflık olduğunu fark etmeye başlayan ve ardından aşk hayatını aldatmayı öğrenen Nalan'ın macerasına atılıyor. Annesinin baskısıyla uzun yıllar cam kavanozda yaşıyormuş gibi bir hayat yaşayan Nalan, evlendikten sonra hayatının değişeceğini düşünse de kocasının ilgisizliğiyle karşı karşıya kalmasının ardından karşısına ilk çıkan ve kendisine ilgi gösteren evli ve 3 çocuk babası Hayri ile yeni bir hayat kurma hayalleri yaşayacak.
İzleyicilerin son zamanlarda merak ettiği bir diğer konu da Hayri Camdaki Kız kimdir sorusunun cevabı oldu. Camdaki Kız dizisinde adı henüz geçmese de Hayri karakteri bardaki kızlar kitabında yer almaktadır. Hayri ileride Nalan'ın büyük aşkı olarak diziye girecek.
Camdaki Kız Gülseren Budayıcıoğlu’nun kitabından uyarlamadır. Camdaki Kız kitabında gerçek hayat hikayesi anlatılmaktadır. Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu, hastalarından deneyimlediği yaşamlara yer verdiği romanlarını okuyucu ile buluşturmaya devam ediyor. Bunlardan biri olan Camdaki Kız kitabı da hikayesiyle, sizi alıp derin düşüncelere daldıracak türden bir roman. Çocuklukta yaşanılan her bir olayın, geleceğimizde ne gibi izler bırakacağını mükemmel bir dil ile anlatan usta yazar, engin bilgi ve tecrübelerini bizler ile paylaşıyor. Siz de sevginin gücünün, hayatta hep başka kapıları aralayabileceğini düşünüyor ve kaderinizi yeni baştan yazmak istiyorsanız, baş ucu kitabı niteliğindeki bu esere mutlaka sahip olmalısınız.
Nalan, sıcakkanlılığı ile herkesin ilk görüşte sevgisini kazanan, dünyalar güzeli bir genç kadındır. Ailesinin tek çocuğu olduğu için el bebek gül bebek büyütülmüş, hayatını varlık içinde yaşamış ve en iyi okullardan dereceyle mezun olmuştur.
Nalan, Türkiye’nin en büyük oteller zinciri Koroğlu’nun şirketinde mimar olarak çalışırken birden kendisini Sedat Koroğlu’yla evlilik arifesinde bulur. Nalan ve Sedat, geçmişlerinde sakladıkları karanlık sırlardan uzaklaştıklarını düşünerek, umutla bu masalda el ele yürümeye başlasalar da; kısa bir zaman sonra hayatları, gerçek bir karanlığa gömülecektir.
Burcu Biricik ve Devrim Yakut’un başrollerini paylaştığı camdaki kız dizisi bu akşam yayın hayatına başlıyor. Dizinin oyuncu kadrosu konusu ve ilk bölümü şimdiden çok merak ediliyor. Merak edenler için bizde dizinin çekim yerlerine Araştırdık. Camdaki Kız dizisinde fragman da görülen Burcu Biricik’in fanus içerisinde olduğu yer Taksim İstiklal Caddesi. Bunun dışında da dizinin çekim yerleri İstanbul’un çeşitli semtlerinde olarak değişiyor.
Küçük yaşlarda lüks bir hayat yaşayıp, daha sonra yine zengin ve köklü bir aileye gelin giden Nalan bir gün zorla bir psikiyatri kliniğine getirilir. Onu buraya getiren yedi yıldır birlikte yaşadığı sevgilisi Hayri’dir. Hayri Nalan’a hayatında başka biri olduğunu söyleyince, Nalan’ın bütün dünyası yıkılmış krizler geçirerek intihar edeceğini söylemeye başlamıştır. Geldiği her seansta doktoruna bütün hayat hikayesini yavaş yavaş anlatır Nalan.
Başta Hayri ile olan ilişkisini ve Hayri’nin onu terk etmesinden ne kadar korktuğunu anlatır. Bir iç mimar olan Nalan, şirketinde çalıştığı zengin iş adamının oğlu Sedat ile evlenir. Her ne kadar Kayınvalidesi ve kayınpederi onu her zaman desteklese, onlarla arasında bir sorun olmasa da kocası ona hiçbir zaman sevgi, şefkat gibi duygular göstermez. Aklı sadece en son moda şık kıyafetler giymek, en güzel yerlerde gezmek, lüks arabalar almak, arkadaşlarıyla takılmak ve babasından gizli kumar oynamak olan Sedat, Nalan’ın kendisine gösterdiği yakınlığa karşılık vermez. Hamileliği ve bebeğini kaybetmesinin ardından ağır bir depresyona girer ve bir süre işten ayrılır. Bu arada anne ve babasını da kaybeder. Bir zaman sonra kayınbiraderinin desteği ile tekrar işe döner. Şoförlüğü ve korumalığını yapması için emrine şirkette çalışan Hayri verilir. Hayri’nin uzun zamandır Nalanda gözü vardır. Onun bu ruh halini de fırsat bilerek onu elde etmek için her şeyi yapar. Zaten sevgiye, ilgiye aç olan Nalan bir süre sonra Hayri’den çok etkilenir. Ama evliyken böyle bir ilişki yaşamayacak kadar namuslu olduğu için kocasından boşanır ve Hayri ile 7 yıl sürecek olan bir ilişkiye başlar.
Bu arada Hayri evli ve üç çocuk babasıdır. Karısı Türkan köydeki kuma hayatına alışkın olduğu için Nalanı kolayca kabullenir. Nalan da çocukları babasız kalmasın diye Hayri’den boşanmasını istemez. Bir gün karısını ve çocuklarını Nalanla tanıştırır. Türkan Nalanı çok sever, sürekli kızlarını alıp onu görmeye gider. Ona göre Nalan görgülü, terbiyeli hanım bir kadındır o yüzden bu ilişkiden hiç rahatsız olmaz.
Nalan her seansa geldiğinde doktoru onda Hayri’nin kendisini terk etmesi korkusundan başka çocukluğunda yaşadığı ağır travmalar olduğunu fark eder. Uzun bir zaman sonra Nalan yaşadığı çocukluk acılarını, korkularını da anlatır. Anne ve baba dediği kişilerin aslında anneannesi ve dedesi olduğunu, annesinin ortaokul yıllarındayken yanlarına gelen küçük dayısı tarafından hamile kaldığını ve kendisini doğururken öldüğünü gözyaşları içinde anlatır. Anneannesi ve dedesi onu yanlarına alıp en güzel okullarda, lüks bir hayat içinde yaşatmış ama kendi yaşadıkları acı ve utanç yüzünden asla onu sevmemiş bir kez olsun başını bile okşamamışlardır. Nalan bütün bunları evlendikten sonra babası öldüğünde öğrenmiş ve yaşadığı onca acının üstüne bir de bu eklenmiştir.
Bütün bunlardan sonra hayatına giren, fakir, cahil bir köylü çocuğu olan Hayri ona hayatı boyunca ne ailesinden ne kocasından görmediği sevgiyi, şefkati, aşkı yaşatır. Hayri kendini bir aşk adamı olarak görür. Ona göre kalbi o kadar geniştir ki bir sürü kadını sevebilir. Nalanla ilişkisi devam ederken bir gün bir meyhanede tanıştığı Laz kızına aşık olur. Bu kız zengin bir işadamının kapatmasıdır. Genç kızlığında öz babası tarafından tecavüze uğramış, sonrasında toplum ve aile tarafından dışlanmıştır. Hayri’den evlenme sözü alır ve bu hayattan kurtulacağı için bütün umutlarını ona bağlar.
Ama Hayri resmi nikahlı evlidir ve aslında karısı Türkan’dan boşanmak istememektedir. Laz kızı hem Hayri’yi hem karısını sürekli tehdit eder. Hayri bir türlü bu işin içinden çıkamaz ve bir gün kendi evinin bahçesinde Laz kızı tarafından bıçaklanarak öldürülür. Hayri’nin ölümü hem kendi ailesini hem de Nalanı perişan eder. Doktorunun telkinleriyle eski hayatına dönmemek ve hayatında yeni bir sayfa açmak için uzun süre uğraş verir Nalan. Son olarak gittiği resim atölyesindeki hocasının hiç bilmediği görmediği babası olduğunu öğrenir. Babası ondan af diler ve çok kıymetli eserlerini ona bırakarak ortadan kaybolur. Nalan artık eski kaderine ve acılarına dur diyerek yeni bir hayata başlama kararı alır. Yaşam tarzını değiştirir ve bir işe başlar. Artık kaderin onu götürdüğü yolun önüne duvar örmüş ve yeni ışıklı bir yola girmiştir.
Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu kendi deneyimlediği bu olayı kişilerin tanınmamasına özen göstererek roman şeklinde okuyucuyla buluşturuyor. Camdaki Kız kitabında çocukluğumuzda yaşadığımız, bize yaşatılan her duygunun ördüğümüz kader motifi ile hayatımızın her döneminde karşımıza nasıl çıktığını, sevginin insan hayatını tamamıyla nasıl değiştirdiğini birkaç kısa hikaye daha ekleyerek sade bir dille anlatıyor. İnsan davranışlarının nedenlerini anlamada yardımcı olabilecek örnek bir eser.
Camdaki Kız dizisi Kanal D ekranlarında yayınlanıyor. Camdaki Kız en çok çekildiği yer ve konusu ile dikkat çekiyor. Camdaki Kız gerçek hayat hikayesi olduğu gibi Gülseren Budayıcıoğlu’nun kitabından uyarlamadır. Peki ama Camdaki Kız dizisinin konusu ne?
Camdaki Kız kitap özeti
Gülseren Buğdaycıoğlu'nun yazdığı Camdaki Kız kitabı 352 sayfadan oluşuyor. 2019 yılında satışa çıkan kitapta hem Nalan'ın hikayesi hem de Doğduğun Ev Kaderindir dizisiyle tanınan Zeynep'in hikayesi yer almaktadır. Camdaki Kız kitap özeti Nalan'ın hikâyesi, özellikle Burcu Biricik'in başrollerini paylaştığı camdaki kız dizisi ile daha da önem kazanmaya başladı. Nalan'ın hikayesi Camdaki Kız, annesinin davranışları ile hayatında bir tuhaflık olduğunu fark etmeye başlayan ve ardından aşk hayatını aldatmayı öğrenen Nalan'ın macerasına atılıyor. Annesinin baskısıyla uzun yıllar cam kavanozda yaşıyormuş gibi bir hayat yaşayan Nalan, evlendikten sonra hayatının değişeceğini düşünse de kocasının ilgisizliğiyle karşı karşıya kalmasının ardından karşısına ilk çıkan ve kendisine ilgi gösteren evli ve 3 çocuk babası Hayri ile yeni bir hayat kurma hayalleri yaşayacak.
Camdaki Kız Hayri kim?
İzleyicilerin son zamanlarda merak ettiği bir diğer konu da Hayri Camdaki Kız kimdir sorusunun cevabı oldu. Camdaki Kız dizisinde adı henüz geçmese de Hayri karakteri bardaki kızlar kitabında yer almaktadır. Hayri ileride Nalan'ın büyük aşkı olarak diziye girecek.
Cam daki kızın gerçek hikayesi nedir?
Camdaki Kız Gülseren Budayıcıoğlu’nun kitabından uyarlamadır. Camdaki Kız kitabında gerçek hayat hikayesi anlatılmaktadır. Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu, hastalarından deneyimlediği yaşamlara yer verdiği romanlarını okuyucu ile buluşturmaya devam ediyor. Bunlardan biri olan Camdaki Kız kitabı da hikayesiyle, sizi alıp derin düşüncelere daldıracak türden bir roman. Çocuklukta yaşanılan her bir olayın, geleceğimizde ne gibi izler bırakacağını mükemmel bir dil ile anlatan usta yazar, engin bilgi ve tecrübelerini bizler ile paylaşıyor. Siz de sevginin gücünün, hayatta hep başka kapıları aralayabileceğini düşünüyor ve kaderinizi yeni baştan yazmak istiyorsanız, baş ucu kitabı niteliğindeki bu esere mutlaka sahip olmalısınız.
Camdaki Kız Nalan gerçekte kimin gelini?
Nalan, sıcakkanlılığı ile herkesin ilk görüşte sevgisini kazanan, dünyalar güzeli bir genç kadındır. Ailesinin tek çocuğu olduğu için el bebek gül bebek büyütülmüş, hayatını varlık içinde yaşamış ve en iyi okullardan dereceyle mezun olmuştur.
Nalan, Türkiye’nin en büyük oteller zinciri Koroğlu’nun şirketinde mimar olarak çalışırken birden kendisini Sedat Koroğlu’yla evlilik arifesinde bulur. Nalan ve Sedat, geçmişlerinde sakladıkları karanlık sırlardan uzaklaştıklarını düşünerek, umutla bu masalda el ele yürümeye başlasalar da; kısa bir zaman sonra hayatları, gerçek bir karanlığa gömülecektir.
Camdaki Kız dizisi nerede çekiliyor?
Burcu Biricik ve Devrim Yakut’un başrollerini paylaştığı camdaki kız dizisi bu akşam yayın hayatına başlıyor. Dizinin oyuncu kadrosu konusu ve ilk bölümü şimdiden çok merak ediliyor. Merak edenler için bizde dizinin çekim yerlerine Araştırdık. Camdaki Kız dizisinde fragman da görülen Burcu Biricik’in fanus içerisinde olduğu yer Taksim İstiklal Caddesi. Bunun dışında da dizinin çekim yerleri İstanbul’un çeşitli semtlerinde olarak değişiyor.
Camdaki Kız Özet
Küçük yaşlarda lüks bir hayat yaşayıp, daha sonra yine zengin ve köklü bir aileye gelin giden Nalan bir gün zorla bir psikiyatri kliniğine getirilir. Onu buraya getiren yedi yıldır birlikte yaşadığı sevgilisi Hayri’dir. Hayri Nalan’a hayatında başka biri olduğunu söyleyince, Nalan’ın bütün dünyası yıkılmış krizler geçirerek intihar edeceğini söylemeye başlamıştır. Geldiği her seansta doktoruna bütün hayat hikayesini yavaş yavaş anlatır Nalan.
Başta Hayri ile olan ilişkisini ve Hayri’nin onu terk etmesinden ne kadar korktuğunu anlatır. Bir iç mimar olan Nalan, şirketinde çalıştığı zengin iş adamının oğlu Sedat ile evlenir. Her ne kadar Kayınvalidesi ve kayınpederi onu her zaman desteklese, onlarla arasında bir sorun olmasa da kocası ona hiçbir zaman sevgi, şefkat gibi duygular göstermez. Aklı sadece en son moda şık kıyafetler giymek, en güzel yerlerde gezmek, lüks arabalar almak, arkadaşlarıyla takılmak ve babasından gizli kumar oynamak olan Sedat, Nalan’ın kendisine gösterdiği yakınlığa karşılık vermez. Hamileliği ve bebeğini kaybetmesinin ardından ağır bir depresyona girer ve bir süre işten ayrılır. Bu arada anne ve babasını da kaybeder. Bir zaman sonra kayınbiraderinin desteği ile tekrar işe döner. Şoförlüğü ve korumalığını yapması için emrine şirkette çalışan Hayri verilir. Hayri’nin uzun zamandır Nalanda gözü vardır. Onun bu ruh halini de fırsat bilerek onu elde etmek için her şeyi yapar. Zaten sevgiye, ilgiye aç olan Nalan bir süre sonra Hayri’den çok etkilenir. Ama evliyken böyle bir ilişki yaşamayacak kadar namuslu olduğu için kocasından boşanır ve Hayri ile 7 yıl sürecek olan bir ilişkiye başlar.
Bu arada Hayri evli ve üç çocuk babasıdır. Karısı Türkan köydeki kuma hayatına alışkın olduğu için Nalanı kolayca kabullenir. Nalan da çocukları babasız kalmasın diye Hayri’den boşanmasını istemez. Bir gün karısını ve çocuklarını Nalanla tanıştırır. Türkan Nalanı çok sever, sürekli kızlarını alıp onu görmeye gider. Ona göre Nalan görgülü, terbiyeli hanım bir kadındır o yüzden bu ilişkiden hiç rahatsız olmaz.
Nalan her seansa geldiğinde doktoru onda Hayri’nin kendisini terk etmesi korkusundan başka çocukluğunda yaşadığı ağır travmalar olduğunu fark eder. Uzun bir zaman sonra Nalan yaşadığı çocukluk acılarını, korkularını da anlatır. Anne ve baba dediği kişilerin aslında anneannesi ve dedesi olduğunu, annesinin ortaokul yıllarındayken yanlarına gelen küçük dayısı tarafından hamile kaldığını ve kendisini doğururken öldüğünü gözyaşları içinde anlatır. Anneannesi ve dedesi onu yanlarına alıp en güzel okullarda, lüks bir hayat içinde yaşatmış ama kendi yaşadıkları acı ve utanç yüzünden asla onu sevmemiş bir kez olsun başını bile okşamamışlardır. Nalan bütün bunları evlendikten sonra babası öldüğünde öğrenmiş ve yaşadığı onca acının üstüne bir de bu eklenmiştir.
Bütün bunlardan sonra hayatına giren, fakir, cahil bir köylü çocuğu olan Hayri ona hayatı boyunca ne ailesinden ne kocasından görmediği sevgiyi, şefkati, aşkı yaşatır. Hayri kendini bir aşk adamı olarak görür. Ona göre kalbi o kadar geniştir ki bir sürü kadını sevebilir. Nalanla ilişkisi devam ederken bir gün bir meyhanede tanıştığı Laz kızına aşık olur. Bu kız zengin bir işadamının kapatmasıdır. Genç kızlığında öz babası tarafından tecavüze uğramış, sonrasında toplum ve aile tarafından dışlanmıştır. Hayri’den evlenme sözü alır ve bu hayattan kurtulacağı için bütün umutlarını ona bağlar.
Ama Hayri resmi nikahlı evlidir ve aslında karısı Türkan’dan boşanmak istememektedir. Laz kızı hem Hayri’yi hem karısını sürekli tehdit eder. Hayri bir türlü bu işin içinden çıkamaz ve bir gün kendi evinin bahçesinde Laz kızı tarafından bıçaklanarak öldürülür. Hayri’nin ölümü hem kendi ailesini hem de Nalanı perişan eder. Doktorunun telkinleriyle eski hayatına dönmemek ve hayatında yeni bir sayfa açmak için uzun süre uğraş verir Nalan. Son olarak gittiği resim atölyesindeki hocasının hiç bilmediği görmediği babası olduğunu öğrenir. Babası ondan af diler ve çok kıymetli eserlerini ona bırakarak ortadan kaybolur. Nalan artık eski kaderine ve acılarına dur diyerek yeni bir hayata başlama kararı alır. Yaşam tarzını değiştirir ve bir işe başlar. Artık kaderin onu götürdüğü yolun önüne duvar örmüş ve yeni ışıklı bir yola girmiştir.
Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu kendi deneyimlediği bu olayı kişilerin tanınmamasına özen göstererek roman şeklinde okuyucuyla buluşturuyor. Camdaki Kız kitabında çocukluğumuzda yaşadığımız, bize yaşatılan her duygunun ördüğümüz kader motifi ile hayatımızın her döneminde karşımıza nasıl çıktığını, sevginin insan hayatını tamamıyla nasıl değiştirdiğini birkaç kısa hikaye daha ekleyerek sade bir dille anlatıyor. İnsan davranışlarının nedenlerini anlamada yardımcı olabilecek örnek bir eser.