Barajlardaki su seviyelerinin iyice düştüğü şu günlerde akıllarda tek bir soru: 2021 yılında su kıtlığı yaşanacak mı? Büyük şehirlerde su kesintileri yapılacak mı? 2021 yılında kuraklık kapıda mı?
İklim değişikliğinin yaşanan su sıkıntılarına etkisi nedir? İklim değişikliği en çok Akdeniz Havzası'nı etkiliyor. Avrupa ve Akdeniz Havzası'ndan 43 ülkenin yer aldığı Hükümetlerarası Akdeniz için Birlik kuruluşunun hazırlamış olduğu rapora göre, bölgede sıcaklık artışı dünyanın diğer bölgelerine oranla daha yüksek. 600 bilim insanının çalışmalarının aktarıldığı rapora göre, Akdeniz Havzası'ndaki ortalama sıcaklıklar endüstri devrimi öncesindeki döneme kıyasla 1,5 derece arttı. Aynı dönemde dünyanın diğer bölgelerindeki sıcaklık artışı ise ortalama 1,1 derece olarak kaydedildi.
Uzmanlar, bölgede "su kıtlığı yaşayan insanların" sayısının önümüzdeki 20 yıllık sürede 180 milyondan 250 milyona yükseleceğine dikkat çekiyor. Akdeniz’i bekleyen sorunlar arasında sıcaklık artışına bağlı olarak toprak kalitesinin düşmesi, kuraklık nedeniyle ekin kaybı, sıcaklık dalgaları, deniz ürünlerinin azalması yer alıyor.
Baraj Doluluk Oranları
Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi (EPİAŞ) tarafından paylaşılan 68 barajdaki su seviyelerinin mevcut durumuna değinerek değinen Deniz Ataç, “Bu verilere göre Batı Akdeniz, Batı Karadeniz, Marmara Havzalarında baraj seviyeleri yüzde 3-9 arasında olup çok düşük, Doğu Karadeniz ve Van Gölü havzalarındaki barajlarda ise düşük durumda.” Ataç’ın ifade ettiği gibi, asıl sorun İstanbul, İzmir ve Ankara başta olmak üzere içme suyu sağlanan mevcut baraj doluluk oranlarının az olması. Kış ve bahar döneminin de sonbaharda olduğu gibi kurak geçmesi, 2021 yılında ciddi bir su sıkıntısı doğabilecek.
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Doğu Anadolu’da Kars, Erzurum, Erzincan, Van illeri, İç Anadolu’da Kırşehir, Kayseri, Güneydoğu’da Bitlis kuraklık görülen yerler arasında. Oysa son 3 aylık kuraklık verilerine bakıldığında ülkenin büyük bölümünde orta, şiddetli, çok şiddetli ve olağanüstü kuraklıkların yaşandığı görülüyor. 2020 yılı sonbaharında yurdumuzun aldığı ortalama 65.8 mm'lik yağış, uzun yıllar ortalaması olan 140.6 mm’nin ve geçen yıl sonbahar yağışlarının (74.3 mm) altında. Yağışlarda normaline göre yüzde 53, geçen yıla göre yüzde 11 azalma meydana geldi. Tüm bölgelerimiz normallerinin altında yağış aldı ve en fazla azalma yüzde 59 ile İç Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşti. Ege ve Karadeniz Bölgeleri’nde ise son 40 yılın en düşük yağışlı sonbaharı yaşandı." açıklamasında bulundu. Durum böyle giderse, 2021 yılı su kıtlığı yaşadığımız bir yıl olabilir. Tüm bunları önlemek için kişisel olarak yapabileceğimiz şeylerden en önemlisi de kullandığımız suyu israf etmemeli ve harcadığımız su miktarını azaltmalıyız.
Kaynak: Dünya Gazatesi